İnsanlar yaşar ama neden ve nasıl? yaşadıklarını bilmeden umarsızca boşa harcarlar hayatlarını, bilinçli ve farkındalıklı yaşam bireyin gelişimi için şart, yaşamın her anı tarifsiz özellikle de aşık olunan anlar. Bu anlar çok özel anlar, daha da özel olması için her anın farkında olmak değere değer katar.
Bu konuda Akif Manaf Hocamızın Yaşam Nedir ve Nasıl Doyasıya Yaşanır? Kitabından alıntıda bulunmak isterim.
“ Yaşam aşksız olmaz. O yüzden aşksız olan yaşam gerçek yaşam değildir, bir ucubeleşmedir. Dünyasal yaşamda yapılan şeylerin bir amacı vardır ama varoluşsal aşkın bir amacı asla yoktur.
Aşık olmak için bir neden öne sürülemez çünkü varoluşsal aşk nedensizdir. Aşık olan insanın tek bildiği şey nedensizce sevmektir ve bu bir amaç değildir. Aşk bir nesneye çevrilmez. O yüzden aşkı nesneleştirenler, birer aşk katilidir.
Sabahın erken saatlerinde bir gül goncasının üzerindeki bir çiyin, inci tanesi gibi parıldamasıdır aşk. Sonra aşk esintisi o gül goncasını dans ettirmeye başlar. Tıpkı bunun gibi aşk geldiğinde, yaşam da dans ederek akar. Bu yaşamsal dansa sen de katıl.
Koşulsuz bir yaşam aşığı ol! Hiçbir koşula boyun eğmeden sev ve dans et! Yaşamla ilgili kendine özgü bir dansın olsun. Yaşamın aşk dansı, yalnızca sessizlik içinde hiçbir önyargı olmadan anlaşılabilir.
Genel doğmak ve ölmek bir insanın elinde değildir. Yalnızca aşık olmak bir insanın özgürlüğüdür. Çünkü aşk özgürlüğü, yaşam ve ölüm meselesidir.
Her insanın yaşamında en önemli üç olay vardır. Doğum, Aşk, Ölüm. Genelde insan doğum ile ölümü kontrol edemez. O zaman bu ikisinin arsında yaşanan aşk, tek özgürlüktür. Eğer insan bu özgürlüğü cahil topluma teslim ederse, yaşamı mekanikleşir ve rutinleşir.
DİLERİM YAŞAM AŞKINIZ DOYASIYA YAŞARSINIZ ...