CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin dün gerçekleşen grup toplantısında, Nazlı
Ilıcak ile Ahmet Alta’nın tahliye kararı ve Mehmet Altan'ın beraatine ilişkin olarak "Bazı gazeteci
arkadaşlarımız tahliye oldular ama yetmiyor, hapiste düşünce suçlusu olmaz" ifadelerini kullandı.
Bazı gazeteci arkadaşlar!!!!!
Beynime çivi gibi çakıldı bu söz.
Sayın Kılıçdaroğlu, mesela benimde bazı arkadaşlarım var.
Hepsi de koç gibi çocuklardı.
Benim arkadaşlarımın sizinkilerden farkı çoğu şehit oldu. Yada kahpece uğradıkları iftiralarla
hapishane köşelerinde kıvrana kıvrana vefat ettiler.
Hele bir tanesi var.
Adını da vereyim, Deniz Öğretmen Yarbay Ali TATAR, çok sevdiği eşine yazdığı son
mektubundan birkaç satırı sizinle paylaşayım.
Aynen şöyle diyordu.
“Sevgili Nilü, ailem ve beni bulan yetkililere.
Öncelikle başınızı öne eğdirecek hiçbir şey yapmadım.
Başınızı dimdik tutun!
Ben bu hukuksuzlukla yaşayamam. Belki benim ölümüm benim durumumda olanların
aydınlığa çıkmalarına vesile olur.
Bana bu oyunu oynayanlara ve sahip çıkmayanlara kırgınım.
Bu şekilde ölmeyi hiç istemezdim.
Beni rahmetli babamın yanına gömün. Karımı ve kızım Gökçen’imi size emanet ediyorum.
Gökçen’im, canım kızım derslerine çok iyi çalış. İyi çalış ve önemli yerlere gel ki, benim
hesabımı sorabilesin!
Bu şekilde giderseniz ne yönetecek bir ordu ne yaşayacak cumhuriyet, bir ülke
bulamayacaksınız.
Şunu bilin ki, en küçük suçu ve günahı olmayan ben, bu yapılan hukuksuzluğa isyan ve bu
karanlığa bir nebze ışık olabilmek için hayatıma son veriyorum.”
Sizin arkadaşlarınız için mahkeme kararını hatırlatayım.
Arkadaşlarınızdan, Nazlı Ilıcak "örgüte yardım" suçundan 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Diğer arkadaşınız olan Ahmet Altan ise "örgüte yardım suçundan 10 yıl 6 ay hapis cezasına
çarptırıldı.
Size müjdeli bir haberim var Sayın Kılıçdaroğlu, arkadaşlarınız bu suçlarla beraber bir de
tahliye olup evlerine sevdiklerinin yanına gittiler.
Benim arkadaşlarıma gelince, çoğu uğradıkları alçakça kumpasların ağırlığına dayanamayarak
vefat ettiler.
Size son bir söz.
Sayın Kılıçdaroğlu, bakın kış geliyor, hatırlarsınız. Nazlı hanımla ünlü ama şimdi firari savcı
Zekeriya Öz kartopu oynuyorlardı. Gazetelerde boy-boy resimleri çıkmıştı. Şimdi üç kişi olarak Nazlı
hanım, Siz ve Ahmet bey ne güzel kar topu oynarsınız.
Biz mi ne yapacağız.
Biz hep Şehitliklerdeyiz.